Sıcaklar geldi, yemeniye ilgi arttı

Sıcaklar geldi, yemeniye ilgi arttı

Unutulmaya yüz tutmuş yemenicilik mesleği ustalar tarafından yaşatılıyor

GAZİANTEP – Gaziantep kültüründe esaslı bir yere sahip olan ve ayakta terleme, mantar, egzama üzere hastalıkları önlediği için ağır olarak tercih edilen ayak kokusunun da önüne geçiyor.

Gaziantep kültüründe yüzlerce yıllık geçmişi olduğu, üretiminde ise manda ve sığır derisinin kullanılmasıyla bilinen yemeni ayakkabısı el işçiliğiyle üretiliyor. 130 yıllık geçmişe sahip olan, dededen ve babadan kalma mesleği devam ettiren usta unutulmaya yüz tutmuş olan yemenicilik mesleğini canlandırıyor. Klasik ayakkabının sıcaklarının artmasıyla ayakta oluşabilecek hastalıklardan muhafazası ve ayak kokusunun önüne geçmesiyle bilindiği için sıcak havaların vazgeçilmez ayakkabısı olmaya devam ediyor. Sıcak havada vatandaşların ağır talepleriyle karşılaşan ustalar siparişleri yetiştirmek üzere ağır mesai harcıyor.

“Ayakta oluşan hastalıklara uygun geliyor”

Tarihi yüz yıllar öncesine dayandığı ve unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olduğunu vurgulayarak yemeninin nasıl yapıldığından bahseden Mehmet Orhan Çakıroğlu, “Yemenicilik büyük dedemizden gelen 133 yıllık bir aile mesleğimiz ben dördüncü neslim. Yemenicilik Gaziantep’in klasik mesleklerinden, sanatlarından olan bir ayakkabı çeşididir. Geçmiş tarihi binlerce yıl önceye dayanıp Orta Asya’dan ülkemize yani Anadolu Yakasına kadar yayılan bir ayakkabı tipi. Üretiminde büsbütün alışılmış deriler kullanılır. Tabanları çift kat manda derisidir, yüzleri keçi yahut dana derisidir. Astarlar da koyun yahut dana derisidir. Bunların yegane özellikleri ayaktaki teri çekmesidir. Teri çekmesindeki sebep ise boyasız ve finisaj yapılmayan, iç astarından tabanına kadar her hangi bir boya kullanılmadığından ayağa giyildiğinde ayaktan ter çıkmaya başladığı anda nem olarak emmeye başlar ve dışarıya atar. Klâsik ayakkabının ayağa biçim vermeyip ayağın biçimini aldığını ve tüm ayakla ilgili hastalıklara güzel geldiğini vurgulayan Çakıroğlu, “Giyildiğinde ayağın formunu alan ve ayakta terleme yapmadığı için ayakta mantar, egzama, ayak kokusu üzere rahatsızlıklarda olmaz. Ayağa giydikten sonra ayağın biçimini alır, her hangi bir nasır varsa o nasıra bile yer yapar ilerleyen vakitlerde da o nasır bizatihi güzelleşerek kaybolur. Yemeni ayağa istikamet vermez ayağın formunu alır ve rahat bir ayakkabı olarak giyilebilir” sözlerini kullandı.

“Unutulmaya yüz tutmuş meslek olmaktan çıktık”

Gaziantep’te klasik ayakkabı kültürünü yaşatıp Gaziantep’in ismini ön plana çıkardıklarını söylerken binlerce beşere da istihdam sağlanmasına sebep olduklarını belirten Çakıroğlu, “Gaziantep’te 90’lı yıllarda unutulmaya yüz tutan meslekler ortasında gösterilirken şuan da 30-40’a yakın iş yerlerinde yemenicilik yapılıp yemeni satılmaya başlandı. Tekrar yemeni denildiği vakit Gaziantep ismini öne getiren bir dal haline geldik. Bu hususta bizi keyifli ediyor. En azından Gaziantep’imizin ismi yaşıyor, mesleğimiz yaşıyor. Büyük bir dal oldu. Bu kesimde yüzlerce, binlerce insan ekmek yiyor, istihdam sağlanıyor onun içinde çok mutluyuz” diye konuştu.