Onkoloji Hastanesi “özel” poliklinikle depremzede hastalara hizmet veriyor
Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, sarsıntı bölgesinden gelen hastalar için özel bir poliklinik kurulduğunu, şu ana kadar 200’ü kanser hastası 1000’in üzerinde kişinin buraya başvurduğunu belirterek, “Deprem bölgesinde rastgele bir biçimde tedavi süreci aksayan kanser hastalarımız bize 24 saat ulaşabilir.” dedi.
Altuntaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan sarsıntılardan etkilenen hastalar için yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgileri paylaştı.
Depremin yaşandığı günün sabahı bölgedeki sıhhat çalışanlarıyla irtibata geçerek gereksinimlerin tespit edildiğini aktaran Altuntaş, “Hastanemizde sarsıntı bölgesinden gelen hastalar için özel bir poliklinik açtık. Hastalarla ilgili süreçlerin hızlandırılması ve kolaylaştırılması gayesiyle bu uygulamayı başlattık. Şu ana kadar bu polikliniğe sarsıntı bölgelerinden 1000’in üzerinde hasta başvurdu. Bu şahısların 200’ünü kanser hastaları oluşturdu.” dedi.
Altuntaş, sarsıntı bölgesinden gelen 200 hastanın 120’sinde solid tümörler, 60’ında lösemi, lenfoma üzere hematolojik kanser cinsleri bulunduğunu, 4 kişinin kemik iliği nakli sürecini yönettiklerini ayrıyeten yeni kök hücre nakli olmuş hastaların bu kümede yer aldığını anlattı.
“Psikolojik takviye ünitesi kurduk”
Bazı hastaların yatarak kimilerinin da ayakta tedavi süreçlerini yürüttüklerini belirten Altuntaş, hastanenin toplumsal hizmet gruplarıyla sarsıntı bölgelerinden gelen kanser hastalarının ailelerinin, Ankara’da çeşitli yerlere yerleştirilmesi ve temel gereksinimlerinin da karşılanmasını sağladıklarını söyledi.
Prof. Dr. Altuntaş, “Ayrıca depremzede hastalarımızın yaşadığı travma ve gerilim bozukluğuna yönelik ruhsal takviye ünitesi kurduk. Buradan da 30’u kanser hastası yaklaşık 100 civarında hastamız hizmet aldı. Hala bu çalışmalarımız devam etmekte.” diye konuştu.
“Kanser hastalarında tedavi sürecinin aksamaması çok önemli”
Hastaneden her kademeden sıhhat çalışanının sarsıntı bölgelerine gitmek için istekli olduğunu da vurgulayan Altuntaş, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Kanser tedavisi nitelikli ve özellikli tedavilerdir. Hem dozun yoğunluğu hem de tedavi sürecinin aksamaması gerekir. Bilhassa hematolojik kanserlerde hastaların süreçlerin uzamadan tedavilerini sistemli almaları çok değerli. Afet üzere durumlarda da bu süreçler ne yazık ki aksıyor, uzuyor.
Son zelzele felaketinde de bölgede yüzde 40 civarında kanser hastasının tedavi sürecinin aksayabileceğini öngörmüştük. Bu nedenle süratle bölgedeki tabiplerle bağlantıya geçerek gereken çalışmaları yürüttük, hastanemizdeki özel polikliniği oluşturduk. Sarsıntı bölgesinde rastgele bir halde tedavi süreci aksayan kanser hastalarımız bize başvurabilir, özel polikliniğimizle, servisimizle hastalarımız için hazırız, bize 24 saat ulaşabilirler.”
Depremden birkaç gün evvel kanser tanısı aldı
Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gören 58 yaşındaki Hasan Kövce ise ailesiyle Hatay’ın Defne ilçesinde yaşadığını belirterek, “Akciğer kanseri teşhisini sarsıntıdan birkaç gün evvel aldım, sarsıntı olmasa aslında o gün Adana’da birinci kemoterapimi alacaktım. Zelzele yaşanınca Ankara’ya geldik. Devletimiz bize sahip çıktı, misafirhanede kalıyoruz, hekimlerimiz burada bize kucak açtı. Tedavim âlâ gidiyor, pek yeterliyim, zelzelesi atlattık bunu da yeneceğim inşallah.” dedi.
Tıbbi Onkoloji Kliniği İdari Sorumlusu Doç. Dr. Cengiz Karaçin de Hasan Kövce’ye süratle tedavi protokolünün başlatıldığını, kendisinin muhakkak periyotlar hastanede yatarak kemoterapi aldığını, durumunun pek âlâ olduğunu kaydetti.