Millet İttifakı İzmir Mitingi… Kılıçdaroğlu: Bu Seçim, Ayrışma Değil Türkiye’ye Demokrasi Getirme Seçimidir

Haber: TAMER ARDA ERŞİN – Kamera: KERİM UĞUR

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, büyük İzmir mitinginde, “Bu seçim ayrılmak değil kucaklaşmak, hengame değil barışmayı sağlama seçimidir. Bu seçimler kucaklaşma seçimidir. Ayrışma değil. Bu seçimler Türkiye‘ye demokrasi getirme seçimidir” dedi. Kılıçdaroğlu, “Beşli çeteler de telaş içinde, ‘Ya Kılıçdaroğlu kazanırsa’. Kazanacağım. Kazanacağım. Geleceğim, sizlerin oyları ile geleceğim. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemem, tüyü bitmemiş yetimin hakkını da asla yedirmem” diye konuştu.

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, büyük İzmir Mitinginde Gündoğdu Meydanı’na sığmayan yüzbinlerce İzmirliye seslendi. Mitingde Kılıçdaroğlu’ndan evvel YETERLİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal ile Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu da birer konuşma yaptı.

Miting alanına yurttaşlar saatler öncesinden gelerek alanı Kordon boyunca doldurmaya başladı. Alanda yurttaşların elinde yalnızca Türk bayrakları ve taleplerinin yer aldığı dövizler vardı. Meydanın etrafındaki binalarda yaşayan yurttaşlar, konutlarından Türk bayrağı açtı ve mitingi buradan izledi.

Kilometrelerce süren insan selinde, yurttaşlar konuşmaları rahat görebilmesi için 11 adet dev ekranlar kuruldu. Alanda ağır güvenlik tedbirleri vardı ve kıyı güvenlik polisleri de tekne ile devriye attı.

“SUPERMAN” PANKARTI ASILDI

Kılıçdaroğlu’nun konuşacağı sahnenin yanına Kılıçdaroğlu’nun, Superman’a benzetildiği bir afiş asıldı. Afişte, gömleğinin içinden K harfi ve Superman gibisi giysisi görünen Kılıçdaroğlu çizimi yer aldı. Görselde “İlk tıpta bitirelim. Ben Kemal, geliyorum” yazısı da bulunuyor. Bina uzunluğundaki büyük pankartın çabucak yanına da tıpkı boyutlarda Kılıçdaroğlu’nun otomobil ile Çankaya köşküne giderken milleti selamladığı görsel ile “Çankaya’ya giden yol, Gündoğdu’dan geçer” yazılı pankart gerildi.

TÜRK BAYRAKLARI İLE KOREOGRAFİ

Yurttaşlar alanda Türk bayrakları ve müzik koreografisi yaptı. CHP’li İzmir ilçe belediye liderleri ve milletvekili adayları sahneye çıkarak yurttaşları selamladı.

ALANA VAPUR İLE GELDİ

Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı’nı oluşturan partilerin genel liderleri, Yavaş ve İmamoğlu ile birlikte alana, 1973-1980 periyotlarında İzmir Belediye Başkanlığı’nı yapan ve “Halkçı Alyanak” sloganı ile bilinen İhsan Alyanak’ın ismini taşıyan vapur ile geldi. Kılıçdaroğlu ve eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile Yavaş ve eşi Nursen Yavaş ele ele tutuşarak alana yürüdüler.

Miting İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in konuşmasıyla başladı. Soyer’in akabinde sırasıyla Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş, Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu ve UYGUN Parti Genel Lideri Meral Akşener konuşmalarını yaptı.

Saat 15.30’da başlayan mitingde Kılıçdaroğlu, sahneye eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile saat 18.26’da çıktı. Kılıçdaroğlu, sahneye çıktığı anda yurttaşlar Türk bayraklarını sallamaya başladı. Kılıçdaroğlu, büyük İzmir mitinginde, “Halkın umudu Kılıçdaroğlu’ sloganı eşliğinde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“BAY KEMAL’İN KELAMINI VERİYORUM”

“İzmir’deyiz. Kuruluşun ve kurtuluşun, Hasan Tahsinlerin kentindeyiz. Teşekkür ederim. Benim umudum sizlersiniz. Birlikte, birlikte, Türkiye‘nin içine düştüğü bu durumdan Türkiye‘yi çekip, çıkarmamız birlikte olacak. Birlikte yapacağız, birlikte çaba edeceğiz, birlikte sandığa gideceğiz ve birlikte Türkiye‘yi aydınlığa çıkaracağız. Kelam mü? (kitleden ‘Söz’ diye karşılık geldi.) Ben de size kelam veriyorum, kelam. Bay Kemal’in kelamını veriyorum. Ne olursa olsun, bütün mahzurları yıkacağım ve Türkiye‘yi aydınlığa çıkaracağım emin olun. Birlikte olduğumuz sürece, adaleti birlikte gerçekleştireceğiz. Herkes için adalet olacak. Bir özelliğimiz var. Hiçbir ayrım yapamayacağız. 85 milyonu kucaklayacağız. Oy versin, vermesin. Kim haksızlığa uğradıysa, herkes emin olsun Bay Kemal onun yanında olacaktır. Hiç kimse telaş etmesin. Zira adalet kavramını büyütmemiz lazım.

Adalet yalnızca mahkeme salonlarında değil. Adalet her yerde olmalı. Hayatımızın, hayatımızın her yerinde adalet olmalı. Bunu sağlayacağız. Birlikte sağlayacağız.

“İZMİR’DE 215 BİN 650 GENÇ BİRİNCİ DEFA SANDIKTA OY KULLANACAK”

Sevgili gençler yeterli misiniz? Dersimize çalıştık. Buraya gelmeden evvel İzmir’de birinci sefer sandığa gidip oy kullanacak kaç genç arkadaşımız var diye baktım. 215 bin 650 genç birinci sefer sandıkta oy kullanacak. Bu seçimler gençlerin kendilerini göstermeleri gereken seçimdir. Bu seçimler demokrasiyi yine inşa etme seçimidir. Bu seçimler hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği hoş bir Türkiye‘yi inşa etme seçimidir. Bu seçimler bayan ve erkek eşitliğini sağlama seçimidir. Bu seçim ayrılmak değil kucaklaşmak, hengame değil barışmayı sağlama seçimidir. Bu seçimler kucaklaşma seçimidir. Ayrışma değil. Bu seçimler Türkiye‘ye demokrasi getirme seçimidir.

“GENÇLERİMİZ TARİHE BİR NOT DÜŞECEK”

Yaklaşık 5 milyon 300 bin genç birinci defa sandığa gidecek ve oy kullanacak. Gençlerimiz tarihe bir not düşecek. Onlar daha ileriki yaşlarında çocuklarına şunları anlatacak: Türkiye‘de otoriter bir idare vardı. Biz bir tweet atarken bile babalarımız ve annelerimiz bizi uyarırdı. ‘Sakın atma, başımız belaya girer’ diye. Ben sandığa gittim 14 Mayıs’ta ve bu ülkeye demokrasiyi getirmek için demokratik yollarla oyumu kullandım, otoriter bir idaresi değiştirdim ve nitekim de demokratik bir idaresi inşa ettim. Benim bir oyumun demokrasi için kıymeti çok büyüktür.

“AK PARTİ’YE YAHUT MHP’YE OY VERMİŞ, SANDIĞA HİÇ GİTMEMİŞ BİR YAKININIZI İKNA EDİN VE BİRLİKTE SANDIĞA GİDİN”

21’inci yüzyılın dünyasında Türkiye‘nin büyümeye gereksinimi vardır. Türkiye‘nin kalkınmaya muhtaçlığı var. Türkiye‘nin gücünü göstermeye ve her şeyden değerlisi Türkiye‘nin dünya ile rekabete muhtaçlığı var. Bunu yapacağız ve bunu gerçekleştireceğiz. Hiç meraklanmayın, bir şampiyonlar ligi kurduk. Dünyanın her tarafından en uzman beşerlerle çalışıyoruz. En ehil beşerlerle birlikteyiz. Bir Kemal kurdu, birinci yüzyıl başladı. Bir Kemal geldi, ikinci yüzyıl başlıyor diyor Bayraklı’dan kardeşlerim. Hiç telaş etmeyin. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandıracağız. Sizden tek isteğim sandığa gidin, oyunuzu kullanın, geçen seçimlerde AK Parti’ye yahut MHP’ye oy vermiş, sandığa hiç gitmemiş bir arkadaşınızı, dostunuzu, yakınınızı ikna edin ve birlikte sandığa gidin. Türkiye ve gerçekleri anlatın. Türkiye’nin bu çıkmazdan çıkması gerektiğini anlatın ve Millet İttifakı’na oy isteyin. Bunu sağlayın. Bunu sağlamak için kelam veriyor musunuz? (Yurttaşlar ‘Söz’ diye cevap verdi.) Nitekim kelam mü? Ben de size kelam veriyorum. Bu ülkeye baharları getireceğim, baharları. Huzuru getireceğim, huzuru. Kardeşliği getireceğim, kardeşliği. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği hoş bir Türkiye’yi inşa edeceğiz.

“ÇİFTÇİYİ TOPRAKLA BARIŞTIRACAĞIM”

Çiftçiyi toprakla barıştıracağım. Üretsin, alın teri döksün. Ona kırmızı mazot vereceğiz. O üretecek, herkes kazanacak. O üretecek, hepimiz kazanacağız. Hepimizin karnı doyacak. Kırsalda hiçbir bayanın, gencin aç kalmasını, fakir kalmasını, gelecek umudu olmamasını düşünen fikri tam karşıtı yapacağız. Tüm bayanların ve gençlerin toplumsal güvenlik primini devlet olarak biz ödeyeceğiz. Böylelikle her bayanın toplumsal teminatı olacak. Her bayan geleceğe umutla bakacak. Her bayan evladını okula gönderirken huzur ile gönderecek. Diyecek ki ‘Çocuğum okula gidiyor, akranları ile birlikte sütü ve suyunu içiyor. Yemeğini yiyor. Arkadaşları ile bir arada okuldan ayrılıp, konutlarına huzur içinde dönüyorlar’. Bu türlü bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bu türlü bir Türkiye’de herkes keyifli olacak.

“BAY KEMAL BUNLARI YİYECEK! YEMEM EFENDİM, YEMEM”

Samandağ’dan başlayarak, Mersin’e kadar olan havzayı Akdeniz’in en büyük üretim bölgesi haline dönüştüreceğiz. Katma pahası yüksek eserler orada olacak. İstanbul’un nüfusu 5 yıl içinde 2,5 milyon azalacak. O bölgede önemli bir istihdam alanı yaratacağız. Maden rafinerisinden tutun, denizcilik konusunda en büyük yatırımları gerçekleştireceğiz. Allah nasip eder sizlerin oyları ile iktidar olduğumuzda, 5 yıl içinde 300 milyar dolar para gelecek ve bunların tamamı yatırıma ayrılacak. O dışarıya götürdükleri 418 milyar dolar var. O parayı son kuruşuna kadar alıp, Türkiye’ye getireceğim. Kaygı etmeyin. ‘Efendim, parayı nasıl getireceksin’ diyorlar. Getireceğim, getireceğim. Milletlerarası hiçbir mahkeme bir devletin soyulmasına ‘Evet’ dememiştir. Hukukçular var, hukuk içinde, adalet içinde çalınan paraların tamamını getireceğiz. O denli gidecekler, ABD’de çiftlikler alacaklar, gökdelenler yapacaklar. İngiltere’de villalar yapacaklar. Bay Kemal bunları yiyecek. Yemem efendim, yemem. Tamamını alacağım, son kuruşuna kadar getireceğim. Hiç kaygı etmeyin.

“KURBAN BAYRAMINDA BANKAYA GİDECEKSİNİZ, 15 BİN LİRA PARANIZIN YATTIĞINI GÖRECEKSİNİZ”

Üretici kardeşlerime de sesleneyim. Emekli kardeşlerime de sesleneyim. 2015 yılında bu yana emeklilere Ramazan ve Kurban bayramlarında birer maaş ikramiye verin diyorum. Evvel itiraz ettiler. Nereden bulacaksın parayı diye. Sonra ısrar edince 1000’er lira verdiler. Seçime gidiyoruz diye biraz artırdılar. Lakin önümüzde Kurban Bayramı var. Bütün emekli kardeşlerime söylüyorum. Gideceksiniz, Kurban Bayramı’nda. Millet İttifakı’nın iktidarında göreceksiniz. Bankaya gideceksiniz, parayı çekmeye başladığınızda, 15 bin lira paranızın yattığını göreceksiniz. O para ananızın ak sütü üzere helaldir. Bunu söylediğimde de yeniden koro halinde bağırıyorlar. ‘Sen parayı nereden bulacaksın?’. Sen beşli çeteye para bulurken kimse sormuyor, Bay Kemal dışında. O beşli çeteden alacağım paraları, işçiye, personele, çiftçiye. Herkese vereceğim.

“TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKINI ASLA YEDİRMEM”

Beşli çeteler de telaş içinde, ‘Ya Kılıçdaroğlu kazanırsa’. Kazanacağım. Kazanacağım. Geleceğim, sizlerin oyları ile geleceğim. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemem, tüyü bitmemiş yetimin hakkını da asla yedirmem.

“YAHU BU POLİS AÇ MI, TOK MU KARDEŞİM”

Bizim güvenliğimizi sağlayan polis arkadaşlarımız var. Onların da dünya kadar sıkıntıları var. O sıkıntıları de biliyorum. Meydan meydan söyledim 3600 ek gösterge verin diye. Yeniden itiraz ettiler, yeniden ‘Vermeyiz’ dediler. Sonra tıpış tıpış gereğini yaptılar. Artık polis arkadaşların kederini ve problemlerini biliyorum. Değil 12 saat, 24 saat çalıştırıyorlar. 24 saat çalıştırıyorlar, yahu bu polis aç mı, tok mu kardeşim. Gittiği yerde durumu nedir sanki? Dağın başında nöbet tutturuyorsun, sıra ile. Yahu bu insan kardeşim, makine değil. Yemeğe muhtaçlığı var. Bu insanın tuvalete muhtaçlığı var. Düşünmüyorlar, zira onlar yalnızca sarayı düşünüyorlar. Onlar yandaşları için çalışıyorlar. Bay Kemal vatandaşı için çalışır. Bundan emin olmanızı isterim.

GENÇLERE KELAM VERDİ

Gençler, sandığa gidecek misiniz? Türkiye’yi değiştirecek misiniz? Türkiye’ye demokrasiyi getirecek misiniz? (Gençler ‘Evet’ diye bağırdı.) Size kelamım söz. Bütün hayallerinizi bir arada gerçekleştireceğiz. Sizin hayalleriniz, Bay Kemal’in amacı olacak. Onların tamamını gerçekleştireceğiz. Gençler büyük bir ümitsizlik içinde, geleceğini yurt dışında aradığını, işsizliğin büyük bir bela olduğunu biliyorum. İşsiz olan çocuk evdeyse ne annede ne babada huzur yoktur. İster ki çocuğum okudu, işi ve gücü olsun. Evlendireyim. Torunlarım olsun, huzurlu bir hayatı olsun ister. Bugün milyonlarca konutta işsiz gençlerimiz var. Bunların hepsi dertli. Meskenlerde huzur yok. O nedenle bu tablonun değişmesi lazım. Bu tabloyu tersyüz etmemiz lazım.

Köylerdeki bütün okulları açacağız, 100 bin öğretmen atamasını yapacağız. 100 bin öğretmen Ferhat ile Tatlı’nın buluştuğu üzere, öğrenci ile öğretmeni buluşturacağız. Ayrıyeten kırsalda veteriner tabip olacak, ziraat mühendisi, teknisyeni olacak. Öğretmen olacak. Toprak tahlilleri yapılacak. Hayvanların aşıları yapılacak. Öğretmen nereden maaş alıyorsa, onlar da birebir yerden, yani devletten maaş alacaklar. Onların tamamın kırsalda köylü ve üreticiye hizmet edecek.

“YENİ BİR ANLAYIŞ BAŞLATIYORUZ”

Yeni bir anlayış ve periyodu başlatıyoruz, yüzüncü yılda. Birlikte başaracağız, göreceksiniz. Üreten ve alın terine kıymet vereceğiz. Bu olduğu taktirde Türkiye büyümüş olacaktır. Şunu düşünüyor musunuz? Dışarıdan arpa, yulaf, buğday, et, canlı hayvan alıyoruz. Ne oluyor? Bunların tamamını Türkiye’de yapamaz mıyız? Bizim çiftçimiz yapamaz mı? Lakin bir siyasi tercih var. Onları yoksulluğa mahkum etmek ve dışarıdan almak. Bu siyasi tercihi değiştireceğiz. Bazen diyorlar ya, ‘Parayı nereden bulacaksın?’. Dünyanın bütçesi var. Bütçe tercihini kim yapar? Siyasi iktidar yapar. Beşli çeteye verirsen para oraya masraf. Halka verirsen para oraya masraf. Onlar beşli çeteye çalışacak, Bay Kemal de vatandaşa çalışacak. Sizin için çalışacak ve sizler için üreteceğim.

“5-6 YERDEN AYLIK ALANLARI KAPININ ÖNÜNE KOYACAĞIM”

Benim saraylarda asla ve asla gözüm yok. Mustafa Kemal’in mütevazı Çankaya’sına gidecek ve orada halka hizmet edeceğiz. Saraylarda 4-5 yerden maaş alanlar var. Onları da keseceğim. O, 5-6 yerden aylık alanları kapının önüne koyacağım. Hiç kaygı etmeyin siz.

İklim değişikliği ile birlikte Akdeniz havzası giderek ısınıyor. Orman yangınları giderek artıyor ve artacak da. 16 uçağı var beyefendinin. Allah nasip eder iktidar olduğumda 16 uçağın 16’sını da satacağız. Orman yangınları için uçak alacağız. Orman yangınlarını söndüreceğiz.

“AMPUL ÇOK YAKIYOR”

(Pankartta) ‘Bu ampul çok yakıyor, 14 Mayıs’ta aboneliği kapatalım’ diyorlar. Kapatacağız. Bir arada kapatacağız. ‘Maden mühendisi oğlum 10 yıldır işsiz’ diyor bir baba. Maalesef bu tıp olaylar çok fazla. İşsizliği biliyorum. Unutmayın işsizlik bütün kötülüklerin anasıdır. İşsizliği bitirmek de bir siyasal iktidarın temel misyonlarından birisidir. Bunun için üretmek, insanın üretirken harcadığı alın terinin pahasını vermek gerekiyor. Ziyan ederse üretmez. Kar ederse, geliri olursa üretecektir.

İnanın her şey çok hoş olacak, bu ülkeye baharları getireceğiz. Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. İnanın. İnanın her konutta huzur ve rahmet olacak. İnanın beşli çetelere çalışmayacağız. Halk için, halkla birlikte çalışacak, üretecek ve kazanacağız. Bu hoş ülkeye huzur ve rahmeti getireceğiz.”