Konya Ovası’nda rekolte için gözler Mayıs yağışlarında

Türkiye‘nin tahıl ambarı olarak bilinen Konya Ovası’nda Ocak ayına kadar yağışların düşük olması kuraklığa kapı aralamıştı. Şubat ayından itibaren vakit zaman tesirli olan yağmur yağışlarının devam etmesiyle rekoltedeki beklenti Mayıs ayı yağışlarına çevrilirken, uzmanlar bitkilerdeki kök çürüklüğü hastalıklarına karşı tedbirlerin alınmasına dikkat çekti.

Tahıl ambarı Konya Ovası’nda 2022 yılı hububat döneminde, yağışlar hububat eserlerinde randıman ve kalitenin artmasıyla rekolte yaklaşık 2 milyon tonun üzerinde olarak kayıtlara geçti. Bu yıl yağış periyodik raporlarında ise geçen yıla oranla ova genelinde Ocak ayına kadar yüzde 40’lık üzere önemli oranda düşüş yaşandı. Bu düşüşle birlikte kuraklık kapıları aralanmıştı. Geçtiğimiz aylardan itibaren vakit zaman tesirli olan yağmur yağışı bitkilerin sapa kalkması olarak bilinen gelişim periyodunu atlattı.

“Kardeşlenme periyodunda bitkiler, istedikleri suyu kâfi bir ölçüde aldılar”

Yağışlarla birlikte kıraç ve sulak alanlarda tehlikeli devrin sona erdiğini söz eden Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Lideri Burak Kırkgöz, “Öncelikle kıraç alanlarda son periyotlarda yağan yağışlar bilhassa Nisan yağışları epey tesirli oldu. Zira kıraç alanlarda imkanı olmayan çiftçilerimiz, bu periyotlardaki yağacak yağışlara çok fazla muhtaçlığı vardı. Tam kardeşlenme periyodunda bitkiler, istedikleri suyu kâfi bir ölçüde aldılar. Burada yağışların yağma biçimi de çok değerliydi. Zira hızlıya birden yağıp yüzey akıntısı yapıp suyun tarladan uzaklaşmasını biz ekseriyetle istemiyoruz. Geneldeki yağan yağış döneminde da yağmur, biraz daha sakin ve yavaş yavaş yağarak bitkilerin tam istedikleri periyotta istedikleri ölçüde kök bölgelerinde suyun inmesine neden oldu. O da tam kardeşlenme devrinde, bitkinin can suyu muhtaçlığını karşılamış olduğu ve sapa kalkma periyotlarında çok sağlıklı bir formda bitkilerimiz girdi. Sulu alanlarda rastgele bir sorunumuz yoktu. Tabi yağışlar sulu alanlarda da önemli manada etkiliyor. Zira çiftçilerimizin sulama maliyetleri epey yüksek. Bu periyotlarda yağan yağışlar sulu tarlalar da sulama maliyetlerini düşürdü. Bu sulu alanlarda da doğal yeraltı suyunun yararından çok yağmurun yararı da epey fazla. Yağışlarla bitkilerin gelişimleri biraz daha süratli olmaya başladı” dedi.

“Hastalığın gelmeden evvel tarlalarına ilaç atmalarını tavsiye ediyoruz”

Konya ve etraf ilçelerinde devam eden yağmur yağışıyla birlikte kimi hastalıkların meydana gelebileceğini altını çizen Kırkgöz, “Tabii bu periyotlarda yağışların gerisinden, havaların ısınması da bitkilerde bir kadro hastalıklara neden olabiliyor. Bilhassa kök ve kök boğaz çürüklüğü, yapraklı dikey çürüklüğü dediğimiz hastalıkları şu andaki denetimlerimizde ağır bir biçimde denk geliyoruz. Çiftçilerimizin yerlerine gidip bir Ziraat Mühendisi meslektaşımızla birlikte bu kök çürüklüğünü denetim etmelerini, bu hastalığın gelmeden evvel tarlalarına ilaç atmalarını tavsiye ediyoruz. Zira ilaçların tedavi edici tesiri yok. Büsbütün yapılan bu ilaçlar gözetici tesirli çiftçilerimizin bu devirlerde gidip tarlalarını denetim edip, bu ilaçları da atarlarsa inşallah önümüzdeki süreçte de rekoltede rastgele bir düşüklük beklemiyoruz. Yağışlar olağan tane suyu dediğimiz devirde de kıymetli. Nisan, aylarında dediğimiz yağışlar elhamdülillah yeterli geçti. İnşallah Mayıs ayında da bu formda aralıklarla yağışlar devam eder. ve gerisinden da hasadımıza gireriz. İnşallah iyi bir dönem olur” biçiminde konuştu.

“Kasım ve Aralık aylarındaki yağışlar çok yetersizdi”

Geçtiğimiz aylarda kuraklığın arttığını aktaran Kırkgöz, “Eylül ve Ekim aylarında kıraç alanlarda önemli manada bir tohum zayiatımız vardı. Zira Ekim, Kasım ve Aralık aylarındaki yağışlar çok yetersizdi. O devirlerdeki durum bizi biraz korkutuyordu. Lakin birinci aydan sonra yağan yağışlar, bu açıklıkları kapattı. Bilhassa kardeşlenme devrindeki yağan yağışlar, önemli manada kıraç alanlarda çok yararlı oldu. Bu devirde bizim Ekim Kasım aylarındaki dertleri görebileceğimiz rastgele bir sorun yok. Bilakis bir evvelki yılki üzere tarladaki mahsullerin gidişatı pek iştahlı ve süratli ilerliyor. Bu da önümüzdeki devirlerdeki rekoltenin tıpkı düzeylerde devam edeceğini bize gösteriyor. Yani bununla ilgili bizim rekolte düşecek diye bir telaşımız yok. İnşallah yağışlar bu formda devam ederse, rekolteyi geçen yıl oranlarını yakalarız diye iddia ediyoruz” sözlerini kullandı.

“Mantar ilaçlamasını bilhassa tavsiye ediyoruz”

Bitkilerin hastalık denetimlerinin yapılmasının değerine vurgu yapan Lider Kırkgöz, “Kontroller katiyen tertipli olarak yapmaları gerekiyor. Zira hastalık denetimlerini düzgün yapmadıkları vakit bitkilerin randıman düşüklüğüne neden olan en büyük etkenlerden birisi, mantar ilaçlamasını bilhassa tavsiye ediyoruz. Yani görülse de, görülmese de tarlalarına mantar ilacına atmalarını öneriyoruz. Zira böylesi yıllarda daha öncesinde yaşadığımız deneyimlere dayanarak mantar hastalığı her taraftan geliyor. Çiftçilerimizin yerlerini denetim edip bu biçim uygulamaları da yaparlarsa dönem için değeri büyük. Esasen üre atım dönemini geçirdik. Çiftçilerimiz ürelerini attılar tarlalarına bundan sonra da yalnızca hastalık denetimlerini yaparlarsa, geri kalan kısımda da inşallah yağışlar tamamlayacak diye düşünüyoruz” diye konuştu. – KONYA