Klinik Psikolog Küçük: Hava durumundaki ani değişimler depresyonu tetikleyebilir

Hava durumunda yaşanan değişikliklerin, insanları fizikî ve ruhsal olarak etkileyebildiğini söyleyen Klinik Psikolog Selin Küçük, “Gün sıcak başlayabilir akabinde bir anda gri bulutlar yağış getirebilir, sıcak soğuk farkı sebebiyle şaşırabilirsiniz. Hiç uyumamış üzere hissedebilir, yataktan çıkmakta zorlanabilirsiniz” dedi.

Depresyonun çoklukla güneş ışığının daha az olduğu sonbahar ve kış mevsimiyle özdeşleştiğini belirten Medicana Kadıköy Hastanesi’nden Klinik Psikolog Selin Küçük, “Hava şartlarının çok değişken olduğu ilkbahar aylarında da depresyon kendini gösterebilir” diye konuştu.

MEVSİM DEĞİŞİKLİKLERİNDE RUHSAL AÇIDAN ALINABİLECEK ÖNLEMLER

Yaşanabilecek mevsim değişikliklerinin bedendeki tesirlerine karşı alınabilecek tedbirler hakkında açıklamalarda bulunan Küçük, şu bilgileri paylaştı:

“İletişim de tek kanalınız internet olmasın. Etrafınıza bir bakın, aileniz, arkadaşlarınız, komşularınız ile yüz yüze biraz daha fazla sohbet edin. Süreçlerinin kesimi olun, günleri nasıl geçiyormuş bir sorun. İrtibatınızı geliştirin.

Spor salonuna yazılmanız kural değil. Biraz daha fazla yürüyün, birkaç kat için asansöre binmek yerine merdivenleri kullanın. Ofiste masanın altında yavaşça bacağınızı bile sallasanız kâfi. Yapacağınız bu ufak değişikliklerle bile bedeninize uyanması için bir davet sunacaksınız.

Bir yemek tanımı olabilir ya da gözü pek olun yeni bir kursa katılın, mesela yelken eğitimi üzere, zira zihin yenilikleri sever ve kazanılan yeni bir maharet sizi daha da fazlası için motive eder.

Öğrendiklerinizi, edindiğiniz yeni hünerleri yakınlarınızla paylaşın. En kolayından arkadaşlarınıza pratik bir bilgiyi verin, tahminen sayenizde hayatları kolaylaşacak. Paylaşacak hiçbir şeyim yok mu diyorsunuz, bir gülümseme ile başlayın. Yolda, markette etrafınızdaki insanlara günaydın, güzel akşamlar demek de en kolay ve tesirli toplumsal paylaşımdır.

Yaşadığınız bu an için şükredin, geçmişi biraz olsun sırtınızdan indirin ve geride bırakın. Gözlerinizi bir an olsun uzaklardan önünüzdeki adıma getirin. Rahatlayın ve gelmesini beklediğiniz, birazdan da geçecek olan bu eşsiz ana bir bakın.”