Kılıçdaroğlu, kendisini terörle ilişkilendiren görüntü için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a demediğini bırakmadı

Kılıçdaroğlu, kendisini terörle ilişkilendiren görüntü için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a demediğini bırakmadı

Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk canlı yayınında Fevzi Çakır, Serap Belet ve Kürşad Oğuz’un sorularını yanıtladı. Gündeme ait değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, kendisini terörle ilişkilendiren görüntü hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sert sözlerle yüklendi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Biz hiçbir vakit seçim kampanyasını bu kadar kara ve lekeli olduğunu hiç düşünmedik. Aklımın ucundan bile geçmedi. Şu aklınıza gelir miydi Allah aşkına! Efendim sen teröristlerle berabersin. Dün akşam TRT’de ne söyledi? Kandil’de ortak bir şeyler yapmışız. İmgeler mi çıkmış, o denli bir şey söyledi. Kelamda kampanya yapmışız. Ondan sonra gazeteci arkadaş ‘anlayamadım’ diyor. Sonra montajlı falan.

“BU KADAR İFTİRA CUMHURİYET TARİHİNDE HİÇBİR VAKİT OLMADI”

Vicdanı, ahlakı, fazileti ve inancı olan herkese soruyorum; nasıl olur da beni Kandil’le, gideceğim de ortak program, görüntü, görseller. Hayatımın bütün evresinde teröre karşı çıkan birisi için bu kadar ahlaksız, seviyesiz bir iş nasıl yapılabilir. Geçersiz görüntü üreten şahsa ne denir? Sahtekâr denir değil mi? Devletin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan bir kişi nasıl sahtekârlık yapılabilir. Allah’a sığınıyorum. Bu kadar iftira, düzeysizlik Cumhuriyet tarihinde hiçbir vakit olmadı.

“BİZ BUNU HİÇ DÜŞÜNMEDİK”

Keşke karşıma gelse de ‘yemin et’ derim, ‘Allah’a inanıyorsun yemin et’ derim. Niçin iftira atıyorsun? Kandil’in anahtarı senin cebinde. Telefonlar senin cebinde. Beni suçluyorsan karşıma çıkacaksın karşıma. Kendini erkek olarak görüyorsan erkek olarak karşıma çıkacaksın. Nedir bu rezalet. Biz bunu hiç düşünmedik. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin bu kadar alçalacağını hiç düşünmedik.

“BİR MONTAJI KALKIP NASIL GÖSTERİRSİN”

Eleştirebilir, hürmet gösteririm. Palavra, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim. Nitekim Allah büyüktür. Merhum babam ‘oğlum sen gerçek dur eğri belasını bulur.’ Allah aşkına, madem montajsa, sen Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyorsun. Bir montajı kalkıp da nasıl gösterirsin. Beşerde biraz ahlak, fazilet olmaz mı? Bu türlü bir rezalete nasıl müsaade verirsin. Sen Cumhurbaşkanısın. Ben bu ülkenin cumhurbaşkanıyım, benim önüme bunu getirmeyin, dersin. Biz bunu hiç hesaplamadık.”