İşe girmek için sıhhat raporu almaya gitti, kanser olduğunu öğrendi
İşe girmek için sıhhat raporu almaya gitti, kanser olduğunu öğrendi
Genç yaştan itibaren boya, tiner, asbest, üzere hususlara maruz kalınca kanser oldu
İSTANBUL – Halit Ergin, 18 yaşındayken işe girmek için sıhhat raporu almaya gittiği hastanede kanser olduğunu öğrendi. 4 yıl boyunca tedavi gören hasta, kız kardeşinden yapılan ilik nakli sonrasında hayata tutundu.
Bundan 4 yıl evvel işe girmek için istenen rutin sıhhat raporunu almak için hastaneye giden 23 yaşındaki üniversite öğrencisi Halit Ergin, kemik iliği kanseri olduğunu öğrendi. 4 yıl ilaç tedavisi gören Ergin, sonrasında kız kardeşinden yapılan ilik nakli sonrası hayata tutundu. Küçük yaşlardan itibaren babasının yanında oto sanayi, akaryakıt istasyonu üzere kimyasal unsurların ağır kullanıldığı işlerde çalışan Ergin’in ağır kanserojen hususlara maruz kaldığı için kansere yakalandığı öğrenildi. Çoklukla 70’li yaşlarda görülen, kemik iliği yetmezliği sonucu oluşan miyelofibrozis hastalığına yakalandığı öğrenilen genç hastanın sıhhatine kavuşması, rutin denetimler sonrası erken teşhis ile mümkün oldu.
Kemik iliği kanseri ile ilgili bilgi veren İSÜ Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi İç Hastalıkları ve Hematoloji Kısmı’ndan Doç. Dr. Mustafa Köroğlu, rutin denetimlerin ve erken teşhisin ehemmiyetine dikkat çekti.
Doç. Dr. Mustafa Köroğlu, “Kemik iliği hastalıkları lösemi, lenfoma, miyelofibroz üzere çeşitli formlarda ortaya çıkabiliyor. Bizim hastamızda da miyelofibroz ismi verdiğimiz kemik iliği yetmezliği ile ortaya çıkan bir hastalık kelam konusuydu. Bu duruma sebep olan çeşitli faktörler hastamızda mevcuttu. Hastamız çocuk yaşlardan itibaren uzun mühlet endüstride kanserojen hususlara maruz kalmıştı ve bunun sonucunda bu hastalık ortaya çıkmıştı. Bu durum tesadüfü olarak tarama testlerinde belirlendi. Hastamıza birinci etapta ilaç tedavisi uygulandı. Hastalık ilerleyince kemik iliği nakli yapıldı. Başarılı bir nakil gerçekleştirildi. Hastamızın günlük hayatına dönmesi bizi sevindiriyor” dedi.
“Hastalık geç fark edilseydi lösemiye dönüşebilirdi”
Kemik iliği yetmezliğinin belirtilerine değinen Doç. Dr. Köroğlu, “Kemik iliği yetmezliğinin bedende morluk, dalak büyümesi, diş etlerinde kanamalar üzere belirtileri oluyor. Hastamızda rastgele bir belirti yoktu. Tesadüf olarak öğrenildi. Bu durumda rutin denetimlerin de ne kadar değerli olduğunu öğrenmiş olduk. Hastamız hastalığını öğrendiğinde erken evredeydi, bu sebeple birkaç yıl ilaç tedavisi uygulandı. Akabinde da kemik iliği nakli yaptık. Daha geç fark edilseydi kemik iliği yetmezliği nedeniyle beyin kanaması, iç kanama, ölümcül seyrederek önemli enfeksiyon üzere komplikasyonlar ile ortaya çıkabilirdi yahut lösemiye dönüşebilirdi. Erken teşhisin kıymeti bir kere daha ortaya çıktı” dedi.
“Hastanın büyük kardeşinde uyumlu kök hücreyi bulduk”
Yapılan kemik iliği nakliyle ilgili bilgi veren Doç. Dr. Köroğlu, “Kemik iliği vericisi olarak evvel kardeşlere tarama testi uyguladık. Hastamızın da iki kardeşi vardı, büyük kardeşinde uyumlu kök hücreyi bulduk. Hastamıza kardeşinden kemik iliği nakli yaptık. Kardeşiyle uyuşmasaydı, TÜRKÖK Kemik İliği Bankası’ndan kemik iliği aramamız gerekecekti. Bu türlü bir durumda hastalık da ilerleyebilirdi. Buna muhtaçlık kalmadan hastamız sıhhatine kavuştu” diye konuştu.
Hastalığı erken teşhis edilen ve kemik iliği nakli sonrası güzelleşen Halit Ergin ise, “Kemik iliği yetmezliği hastalığımı iş yerinin istediği sıhhat raporunu aldığımda öğrendim. Kan analizimde beyaz kan hücremin yüksek olduğu anlaşıldı. Çocukluğumdan beri endüstride çalıştım. Burada boya, asbest üzere hususlara maruz kaldığım için hastalığın ortaya çıktığı söylendi. Hastaneye başvurduğumda 2 sene ilaç tedavisi gördüm. Hastalık ilerlediğinde ise kemik iliği nakli oldum. Kemik iliği kız kardeşimden yapıldı. Rastlantısal olarak erken evrede öğrendim, hastalığımın ilerlemesi erken fark edildi” biçiminde konuştu.