Engelli oğlunun hayatını kaleme aldı: Aşk Olsun Hayat, Değdi mi?

SAMSUN’da bedensel engelli Vahit Sonay Yazgan’ın (50) çaba dolu hayat öyküsünü, annesi Bedriye Yazgan (72) ‘Aşk Olsun Hayat, Değdi mi?’ isimli bir kitapta topladı. Bedriye Yazgan, “24 yaşımda oğlumu dünyaya getirdiğimde 4,5 kiloydu. 1 aylıkken büyük bir ateşli havale geçirerek menenjit oldu. Yüzde yüz bedensel engelli olarak hayatına devam ediyor. Onun ve benim ömür hikayelerimizi, çocukluktan bu vakte kadar geçirdiğimiz evreleri oğlumla birlikte bu kitaba aktardık. En büyük hedefim bu kitabın insanlara ışık olması” dedi.

Samsun’da, sınıf öğretmenliğinden emekli olan ve özel bir rehabilitasyon merkezinde öğretmenlik yapmaya devam eden Bedriye Yazgan, yüzde yüz engelli oğlu Vahit Sonay Yazgan ile yaşadığı anıları, sevinçleri, ıstırapları kaleme aldı. Bedriye Yazgan, oğlunun bir aylıkken yüksek ateşli havale geçirdiğini ve bunun sonucunda da engelli olarak hayatına devam ettiğini söyledi. Eşinin de uzun bir mühlet evvel vefat ettiğini ve oğlu ile verdiği çabayı tek başına sürdürdüğünü belirten Bedriye Yazgan, “Ona ilkokul çağında okuma yazma öğrettim. Onun da benim de hayatımız değişti. Vaktini sol elinin tek parmağı ile bilgisayarda yazı yazarak geçirmeye başladı. Bu da onun hayata bağlanıp, ilerlemesi için hoş bir araç oldu. Günlük tutuyordu, o günlüklerini kitap haline çevirdi. Birinci kitabı ‘Galatasaray ve Aşkı’, ikinci kitabı ‘İçimdeki Acı’, üçüncü kitabı ‘O Ben Değilim Anne’, dördüncü kitabı ise ‘Ne Var Ne Yok’ oldu. 4 kitap yazdı. Benim sınıf öğretmeni olmam büyük avantaj sağladı. Çocuklara nasıl yaklaşılacağını mesleğim icabı bildiğimden oğlumu âlâ bir biçimde eğitebildiğimi düşünüyorum. 72 yaşında olmama karşın birebir vakitte özel bir rehabilitasyon merkezinde matematik ve Türkçe öğretmenliği yapıyorum” dedi.

‘BU KİTAPTAN DİZİ YAHUT SİNEMA YAPILMASI EN BÜYÜK HAYALİM’

Oğlu ile birlikte yaşadığı acıyı, sevinci, üzüntüyü ve memnunluğu da ‘Aşk Olsun Hayat, Değdi mi?’ isimli kitabında topladığını söyleyen Bedriye Yazgan, “Onun ve benim hayat hikayelerimizi, çocukluktan bu vakte kadar geçirdiğimiz evreleri, zahmetleri, karşılaştığımız zahmetleri, sevinçleri oğlumla birlikte bu kitaba aktardık. O da bana bu kitabı yazmam da çok yardımcı oldu. Benim hayatımın çocukluktan, gençliğe, gençlikten evliliğe ve evlilikten Vahit’in doğumuna kadar olan periyoda bu kitapta yer verdim. Vahit’in doğumu ile başlayan serüvenimizi de bu kitaba aktardık. Lakin bu kitap hala devam ediyor ve biz bu hayatı birlikte yaşayama devam ettiğimiz sürece devam edecek. Vahit’in yazdığı 4 kitabı ve benim yazdığım bu kitabı bankadan kredi çekip, kendi imkanlarımız ile yayımladık. Rastgele bir sponsor yahut bir yayınevi ile ortak yazdığımız bir kitap katiyetle değil. Benim en büyük hedefim bu kitabın insanlara ışık olması, rol model olmasıdır. Bu kitapta insanların cüret edemeyeceği, konuşmaktan çekineceği kendi özel hayatımdan bahsettim. Oğlum ile yaşayıp, kitapta bahsettiğimiz bu güçlü hayatın ‘Gerçek bir öyküden uyarlanmıştır’ denilip bir diziye yahut bir sinemaya çevrilmesi en büyük hayalim” tabirlerini kullandı.