Engelli bayan ağzıyla depremzedeler için fotoğraf çiziyor

Yozgat‘ta elleri ve kollarını kullanamadığı için ağzıyla tuttuğu fırça ile yüzlerce yağlı boya tablo yapan bedensel engelli Narin Işık, açacağı fotoğraf standından elde edilen geliri depremzede vatandaşlara bağışlayacak.

Yozgat Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü’ne bağlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan bedensel engelli Narin Işık, ellerini ve kollarını kullanamadığı için ağzında tuttuğu fırçayla fotoğraf yapıyor. 3 yaşında çocuk felci geçiren ve kısmen engelli olan Işık’ın rahatsızlığı 2007 yılında ilerleyince ellerini ve kollarını kullanamaz hale geldi. O günden sonra çok sevdiği fotoğraf sanatını ağzıyla sürdürmeye karar veren Işık, 2013 yılında iç dünyasını ve hayallerini tuvale dökmeye başladı.

Usta ressamlara taş çıkartan Işık, yaptığı yüzlerce yağlı boya tablo ile birçok stant açarak fotoğraflarının satışını gerçekleştirdi. Işık, artık de asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan etkilenen vatandaşlar için stant açacak. Sergiden elde edilen gelir depremzedelere bağışlanacak.

2013 yılından itibaren ağzı ile fotoğraf yaparak hislerini tuvale yansıttığını söyleyen Narin Işık, “Aşağı üst 13 yıldır fotoğrafla uğraşıyorum. Daha evvel karakalem sonra boya o denli uğraşım vardı. Artık ekseriya yağlı boyaya ağırlaştım. Ağzımla yapıyorum, fotoğrafların ekseriyası kendi çizimim, büsbütün kendi kafandaki hayalimin eseri. 2013’ten bu yana yağlı boya yapıyorum. Stant açtım, 7-8 tane standım oldu. Şahsi stant açtım, toplu standa katıldım. Bu açacağım sergiyi de depremzedelere bağışlamak istiyorum. Devam ettiğim tablolarım bitsin, havalar ısınsın standımı yapacağım. Benim de bu çorbada tuzum olsun istiyorum” dedi.

Ağzı ile fotoğraf çizmenin zorluğundan da bahseden Işık, “Ağızla fotoğraf çizmenin natürel ki zorluğu var. Ellerimi kullanamadığım için tablolara uzanamadığım oluyor, yardımcı gerekiyor. Arkadaşlar sağ olsun yardım ediyor. Severek yaptığım için benim için bana o kadar da sıkıntı gelmiyor. Zira seviyorum çalışmayı. Boş vakitlerimi değerlendiriyorum, üretmeyi seviyorum. Herkes sıhhatinin bedelini bilsin, sıhhat ve hayat çok kısa, ömür çabuk geçiyor. Hoş bir dünyada yaşıyoruz, bu asra geldik, bugüne geldik, bu vakte geldik, bunun değerini bilmek lazım” formunda konuştu. – YOZGAT