Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” görüntüsüne sert reaksiyon: Durduk yere mezhep tartışması çıkarıyorlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş’ta depremzedelerle bir ortaya geldi. Muhalefeti sert sözlerle amaç alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” görüntüsüne reaksiyon gösterdi.

“BU ÜLKEDE KİMSE KİMSEYE MEZHEP SORMAZ”

Muhalefetin seçim öncesi mezhep tartışması çıkarmaya çalıştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Durduk yere mezhep çatışması açıyorlar. Halbuki bu ülkede kimse kimseye mezhep sormaz. Bugüne kadar Erdoğan’ın ağzından hangi mezheptensin lafı duydunuz mu? Seçim öncesi havayı bozma çalışmaları bu ülkede taban tutmaz.” dedi.

“SEN SECCADEYE AYAKKABIYLA BASABİLİRSİN”

Erdoğan, “Sen seccadeye ayakkabıyla basabilirsin. Türkiye fotoğrafı 85 milyonun tümüyle ortaya çıkan bir portedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün isminin arakasına sığınarak ülkeyi karanlığa gömenlerin evresi yok oldu. Artık birileri eski Türkiye’nin bu mevzularını kanatmanın peşinde. Ne kadar uğraşırsa uğraşsınlar buna müsaade vermeyeceğiz. Türkiye’nin kazanımlarına el uzatılmasına müsaade vermeyeceğiz.” sözlerini kullandı.

“KANDİL’DEN TERÖRİST BAŞLARI BAY BAY KEMAL’E DAYANAK VERİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Milletimizle birlikte bu terör örgütlerini Cudi’de Gabar’da Besler dersinde mağaraların gömdük mü? Hiç tasanız olmasın bundan sonra da gömmeye devam edeceğiz. Kandilden terörist başları Bay bay Kemal’e takviye veriyor. Benim milletim teröristlerin takviye verdikleri CHP’yı İP’e dayanak vermeyecektir. 14 Mayıs inanıyorum ki bizim zaferimizle sona erecektir. Bu tek parti faşizmi zihniyetli artığı sandığa gömmeye var mıyız?”

KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?

Geçtiğimiz günlerde toplumsal medya hesabından, “Alevi” notuyla bir görüntü paylaşan CHP önderi Kemal Kılıçdaroğlu, seçimde birinci sefer oy verecek gençlere seslenmişti. Kılıçdaroğlu, şunları söylenmişti: “Sevgili gençler. Bu seçimde birinci kere oy verecek sevgili gençler. Bu gece sizinle çok özel, çok hassas bir hususta konuşmamızın vakti geldi, buna inanıyorum. Görüyor musunuz gençler, duyuyor musunuz? Türkiye’de başlamak üzere olan yeni hayatın sesleri bunlar. Dünyanın çabucak kıyısında duyuyoruz. Ya sıkışıp kaldığımız bu eşiği aşarak dünyada hak ettiğimiz yere kavuşacağız, keyifli ve güçlü bir ülkenin onurlu birer yurttaşı olacağız ya da hasretle baktığımız o bizim dışımızdaki dünyayı yalnızca izlemekle yetineceğiz.

“ALLAH’IN VERDİĞİ BİR CANIM VAR, KUL HAKKI YEMEM”

İlk oyunu verecek olan sevgili evlatlarım, ben Aleviyim. Hak Muhammed Ali inancı ile yetişmiş samimi bir Müslüman’ım. Allah’ın verdiği bir canım var, kul hakkı yemem. Harama el uzatmam. Atatürk’ün bize armağan ettiği bu hoş ülkede her şeyden uzak ve fakir bir meskende doğdum. Cumhuriyet’in bize verdiği fırsatlar sayesinde okudum, mesleğim oldu, ailemi kurdum. Kimliklerimiz bizi biz yapan varlığımızdır. Ve elbette onurla sahip çıkmamız gerekir, onları seçemeyiz. Onlarla doğarız, büyürüz ve yaşarız. Fakat hayatta seçebileceğimiz çok değerli şeyler var. Yeterli bir insan olmayı, dürüst olmayı, ahlaklı olmayı, vicdanlı olmayı, faziletli ve adil olmayı seçebiliriz. Daha uygun bir hayatı özgür ve varlıklı bir ülkede yaşamayı seçebiliriz. Ve bu seçimlerimiz hem bizi, hem içinde bulunduğumuz toplumu süratle değiştirebilir.

“ARTIK KİMLİKLERİ KONUŞMAYACAĞIZ, MUVAFFAKİYETLERİ KONUŞACAĞIZ”

Sevgili genç arkadaşım, ülke olarak önümüzde bir eşik var ve bu eşiği daima birlikte aşabilmek için sana gereksinimimiz var. Unutma, tek bir oyla sen bu ülkeyi can yakan mezhep tartışmalarından, bataklığa dönüştürülen Orta Doğu’dan çekip çıkaracaksın, ilişkin olduğu yere taşıyacaksın. Artık kimlikleri konuşmayacağız, muvaffakiyetleri konuşacağız. Artık ayrışmaları ve farklılıkları konuşmayacağız. İştiraklerimizi ve ortak hayallerimizi konuşacağız. Bu değişim seferimize katılacak mısın? Bu değişimde benimle birlikte duracak mısın? Alevi olmaz diyen bu sisteme, yanlışsız olan, dürüst olan, ahlaklı olan olur, diyecek misin?

“GELİN BU EŞİĞİ DAİMA BİRLİKTE AŞALIM”

Son bir el verecek misin? Bu ayrıştırıcı sistemi kökünden yıkmaya hazır mısın? Gelin gençler, gelin bu eşiği daima birlikte aşalım. Böylesine hayati bir eşikte tek bir oyu bile ziyan etmeyeceğinize inanıyorum. Ve size yürekten güveniyorum. Gözlerinizden öpüyorum.”