Avrupa ülkelerine vize müracaatlarındaki problemler devam ediyor

TÜRKİYE’den Avrupa ülkelerine gidebilmek için yapılan vize müracaatlarındaki meseleler devam ediyor. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Lideri Firuz Bağlıkaya, “2023’te ret oranları neredeyse ikiye katlandı. 2023’te bizim piyasadan gelen yansılara bakıldığında bu oran yüzde 50’lere yaklaşmış vaziyette. Büsbütün siyasi ve sistemli bir formda Türk vatandaşlarının vize haklarının kısıtlandığını gösteriyor” dedi.

Avrupa Birliği ülkelerine seyahat etmek için gereken Schengen vizesi müracaatlarında yaşanan külfet giderek artıyor. Tatil döneminin açılmasıyla birlikte yine gündeme gelen vize sorunu turistik hedefli seyahat etmek isteyenlerin yanında iş için gidecek olanları ve sanatkarları da etkiledi. 2023 yılında ret oranlarının iki katına çıktığını söyleyen Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Lideri Firuz Bağlıkaya, yaşanan durumun büsbütün siyasi olduğuna dikkat çekti. Vize başvurusu için bekleyen vatandaşlar da, vize için talihlerini denemek istediklerini söyledi.

TÜRK VATANDAŞLARININ VİZE HAKLARININ KISITLANDIĞINI GÖSTERİYOR

TÜRSAB Lideri Bağlıkaya, “Vize sorunu tekrar gündeme geldi lakin hiç bitmedi, daima artarak devam ediyor. Altında yatan sebepleri tek tek ayıkladığımız vakit sonuca varabiliriz. Türkiye’deki müracaatların sayısı 2019 yılındaki müracaatlarının altında. Çok fazla vatandaşlık verildi, bundan ötürü diyorlar. Türk vatandaşlarının sonradan vatandaş olanlarının da doğum yerleri belirli. Bu da büsbütün siyasi ve sistemli bir formda Türk vatandaşlarının vize haklarının kısıtlandığını gösteriyor. Biz turizmciler olarak dünyanın hiçbir yerinde hiçbir vatandaşın turistik hedefli seyahatlerinin kısıtlanmasına karşıyız. Bu bir turistik hareket, kültürel bir alışveriş bu bir mecburilik. Sebepleri ve tahlilleri konusunda bizim boyutlarımızın çok üstünde bir düzeyde çözülmesi gerekiyor. Geçen sene Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu sahiden inanılmaz bir gayret sarf etti. Avrupa Parlamentosunun ilgili kısmında tavsiye kararı da aldırdı ancak bunu da uygulayan olmadı. Yeni devirde ümit ediyorum, hem dışişleri bakanlığı hem Cumhurbaşkanımız nezdinde teşebbüslerle bu iş daha kabul edilebilir bir düzeye gelir” dedi.

VİZE İÇİN HARCANAN PARALAR SEYAHAT PARALARININ ÜSTÜNE ÇIKMIŞ VAZİYETTE

Bağlıkaya, “Şu anda şöyle bir durum yaşanıyor. Vize fiyatı 80 Euro. Bunun 20-30 Euro da bir servis fiyatı var. Bu servis fiyatı şu anda sıradan ötürü, bekleme müddetlerinden ötürü 350 Euro düzeylerine çıkmış vaziyette. VIP vize denilen bir şey uygulanıyor. Bu da aslında şu, size sırayı önden vermiyorlar, evvelden rezervasyon tarihi de vermiyorlar. Sizin vizeden sorumlu aracı kurumla bağlantıya geçen adamınız kimse o gidip bir gece evvelce sıraya giriyor. Sabah konsolosluktan haber geliyor. Sırası gelen pasaportunu içeri verdiği için ekstradan 350 Euro ödüyor. VIP dedikleri servis de VIP değil. Yalnızca içeri girmenin bir bedelini, bonus üzere ekstradan bir para ödeniyor. Düşünün 4 kişilik ailesiniz, yurt dışına çıkacaksınız, 1400 Euro para ödeyip içeri giriyorsunuz. Bir de 4 kişilik vize parası ödüyorsunuz. 1800 Euro para ödüyorsunuz, içeriden vize alacağını garanti değil. O parayı da geri alamıyorsunuz. Bu türlü bir uygulamayı kabul etmek mümkün değil. Bu türlü bir uygulamanın artık zorluk çıkartma, eziyet etme boyutunu bırakın artık caydırma maksatlı olduğu çok açık. Gelmeyin, almayın, Avrupa’ya gitmeyin deniyor. Bu işi meslek olarak yapmamız da imkansız hale geliyor. Hiç kimse aylar sonra gidip gitmeyeceğini bilmediği, bir işe para yatırmaz. Zira vize fiyatları, vize için harcanan paralar seyahat paralarının üstüne çıkmış vaziyette” diye konuştu.

PAZAR 5’TE 1 DÜZEYİNDE DARALIYOR

Bağlıkaya, “Doğal olarak vize olmayan ülkelere yöneliyorlar o da pazarı neredeyse 5’te 1 düzeyinde daraltmak demek. Bu türlü önemli bir pazar daralması var, seyahat acentaları işlerini yapamıyorlar. Görüyoruz ki sanatkarlar da işlerini yapamıyor, kongreye gidecek bilim adamları da işlerini yapamıyor. Topyekün bir Türkiye’ye karşı eziyet kampanyası başlamış durumda, onu görüyoruz. Sebebi nedir? Tek söz var politiktir zira öbür sebeplerin hepsini biz makul ve mantıklı formda açıklıyoruz” dedi.

RET ORANI YÜZDE 50’LERE YAKLAŞMIŞ VAZİYETTE

Bağlıkaya, “2019’daki ret yeme oranımız yüzde 10 civarında, şu anda 2022 bizde 16’ya yaklaşmış, 2023’te bu oran çok daha fazla. 2022 yılında Rusya’ya bütün Avrupa ülkeleri ambargo uyguladı. 2022 yılında Rusya’ya ambargo uygulanıyor denmesine karşın, Rusya’daki vize verilme oranı bizimkinin çok üstünde. Bu kabul edilebilir bir şey değil. O kadar kolay palavra ve mazeretler söylüyorlar ki akla mantığa yatkın şeyler değil. 2023’te ret oranları neredeyse ikiye katlandı. Yüzde 15 düzeyinde olan 2022, 2023’te bizim piyasadan gelen reaksiyonlara bakıldığında bu oran yüzde 50’lere yaklaşmış vaziyette” diye konuştu. Bağlıkaya, Schengen ülkeleri içerisinde en makul ve mantıklı davranan ülkelerin Maceristan ve Yunanistan olduğuna dikkat çekti.

PASAPORTUMUZUN BU HALDE KABUL GÖRMEMESİ ZORUMA GİDİYOR

Vize başvurusu yapmak için sıra bekleyen Ufuk Ünlü, “Yunanistan’a başvurdum asıl amaç Yunanistan değil ancak vizeyi elde edip biraz dolaşmak istiyorum. Umudum yok ancak niyet bir deneyelim. Bir iki sefer denedim lakin Avrupa ülkesine vize yok. Gayem kalmak değil, ufkumu genişletip gezmek. Bu gayeyle 2 yıldır uğraşıyorum, ikna olmuyorlar. İşin garip tarafı bu. Gidip çok rahat gezip dolaşıp, gelebileceğim ölçülerde para ödedim. Bir umut formunda bir daha deniyorum. Sekerse bir daha denerim. Pasaportumuzun dünyada bu halde kabul görmemesi benim çok zoruma gidiyor” tabirlerini kullandı. Vize başvurusu yapacak olan Hamit Elmas da, ‘Bekliyoruz, daha yeni başvuracağım. Umarım çıkar. Avrupa ülkelerine gitmiştim, çıkmıştım. Artık talihimi deneyeceğim, bakalım” dedi. Volkan Yıldırım da, “Daha evvel de çok sefer yurt dışına gittim geldim lakin bu orta Euro’nun ve doların TL karşısında artması bizim üzere gidip gelenleri önemli manada kasvete sokuyor” diye konuştu.