ASİMED Lideri Eğilmez: “Kürtlerin en büyük düşmanı PKK-PYD-YPG terör örgütüdür”
ASİMED Lideri Eğilmez: “Kürtlerin en büyük düşmanı PKK-PYD- Ypg terör örgütüdür”
“İslamiyeti kendileri için büyük bir tehlike olarak gören PKK-PYD-YPG bu beşerler ortasında Zerdüştlüğün yayılması için her yolu deniyor”
ERZURUM – Temelsiz Soykırım Savlarıyla Çaba Derneği Lideri Savaş Eğilmez, Türklerle kürtler ortasındaki çok güçlü tarihi bir birliktelik olduğunu belirterek, “Kürtlerin en büyük düşmanı PKK-PYD-YPG terör örgütüdür” dedi.
Bugün üzerinde bulunduğumuz, dünyanın kalbinin attığı bu bölgedeki Türk hakimiyetini zayıflatmak, kesintiye uğratmak ve nihayetinde sona erdirmek ismine, tarih boyunca çok sefer Türk-Kürt kardeşliği bölünmek istendiğini, bu insanların çatışma içerisine çekilmeye çalışıldığını lakin hiçbir vakit muvaffakiyete ulaşılamadığını anlatan Savaş Eğilmez, “Bu başarısızlığın tek sebebi Türklerle Kürtler ortasındaki çok güçlü tarihi birlikteliktir. Bilhassa batının empoze ettiği ayrımcılığın temel sebebi, bu bölgede değişik çıkarlara hizmet edecek yeni bir etnik öge oluşturabilmektir.
Bu coğrafyada Türklerin varlığı Hıristiyan dünya tarafından asla kabullenilmemiştir. Türk hakimiyetine son vermek için hayata geçirilen haçlı seferleri, değişik etnik ögelerin isyanları, Ermeni projesi ile PKK projesinin farkı yoktur. Tüm tertipler birebir kaynaktan beslenmekte ve birebir yolları uygulamaktadır. Türkler, Ermeniler ile de uzun yıllar birlikte ve barış içinde yaşamış ve Türklerin Ermeni kimliği ile de hiç bir sorunu olmamıştı. Lakin ne vakit ki Ermenistan ideali ile terör olayları başlamış, Türklerin ülke bütünlüğü refleksi ortaya çıkarak terör bastırılmış, Türk toprakları üzerindeki Ermenistan fikri hayal olmuştur” dedi.
“Türk devlet geleneği; ülke bütünlüğü ve kamu tertibinden asla taviz vermemiştir”
Tarihin en kıymetli faydalarından birisinin geleceğe ışık tutuyor olması olduğunu anlatan Savaş Eğilmez açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Yani tarihi olayları bilip âlâ yorumlayabilirseniz, geleceğe dair en isabetli iddiası yaparsınız. Türk kültürünün en değerli özelliklerinden birisi “hoşgörü”dür. Türkler tarih boyunca hudutları epeyce geniş devletler kurmuş ve doğal olarak birden fazla ulus yönetmişlerdir. Bu idare şeklinin temeli de başka toplumların kimliğine kültürüne gösterilen müsamaha olmuştur. Fakat bu devlet geleneğinde iki şeyden asla taviz verilmemiştir. Bunlardan biri ülke bütünlüğü bir başkası de kamu tertibidir. Bu ikisine karşı gelen her türlü tehlike süratle ve tesirli bir biçimde ortadan kaldırılmıştır. Yani günümüz insanları biraz tarihi okuyup incelerse, bugün ki terör hareketlerinin nereye varacağını çok net formda görebilirler.
PKK-PYD-YPG terör örgütlerinin müslüman kürt rahatsızlığı
Başlangıcı 1973 yılına kadar giden ve 1978 yılında kurulan terör örgütü PKK’nın birinci kurbanları, bölgede yaşayan Kürtler olmuştur. Bu terör örgütü 1984 yılına kadar bölgede 250’ye yakın şiddetten uzak Kürt dernek ve sivil toplum temsilcisini katletmiştir.
PKK terör örgütü 1984 yılından bu yana 5 bin 706 sivilin vefatına, 11 bin 428 sivilin de yaralanmasına sebep oldu.
Birçok olayı sayabiliriz ancak en unutulmayan ataklarından birisi 20 Haziran 1987 tarihli Pınarcık Köyü katliamıdır. Mardin’in Ömerli ilçesinde süreksiz köy korucusu ailelerin ağır olarak yaşadığı Pınarcık Köyü, 20 Haziran 1987 tarihinde PKK’lı teröristlerce baskına uğramıştır. Baskında 16’sı bebek ve çocuk, 6’sı da bayan olmak üzere toplam 30 kişi vahşice katledilmiştir. Sivilleri amaç alan Pınarcık Köyü Katliamı’nı onlarca öbür terörist hareket takip etti.
Kürt vatandaşlarımızın da çok düzgün anladığı üzere PKK-PYD-YPG terör örgütleri en büyük ziyanı kelamda haklarını savundukları Kürtlere veriyor.
Bu terör örgütleri, son devirde Suriye ve Irak’taki gelişmelerden yararlanarak kelam konusu coğrafyanın bilhassa kuzeyinde tesir alanlarını genişlettiler.
İslamiyeti kendileri için büyük bir tehlike olarak gören PKK-PYD-YPG bu beşerler ortasında Zerdüştlüğün yayılması için her yolu deniyor. PYD terör örgütü kendisinin aktif olduğu bölgelerde, Zerdüştlerin tapınak yapmalarına imkan sağlarken, Irak’ın kuzeyinde de resmi olarak tanınmaları ve tapınak açabilmeleri için mahallî yöneticilere baskı yapıyor hatta tehdit ediyorlar. Zerdüştlüğün daha güzel tanınması ve yayılması ismine tertiplere öncülük ediyor, toplumsal medya üzerinden Zerdüştlük propagandası yapıyorlar.
Şu gerçeği asla unutmamalıyız; PKK, kurbanları ortasında başta Kürtler olmak üzere katil ve İslam düşmanı bir terör örgütüdür, PKK terör örgütüne karşı olmak için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaya gerek yok, insan olmak kafidir. Biz dernek olarak dünyanın neresinde olursa olsun, her bir Türkün hakkının ve hukukunun korunması için çalışmaya devam edeceğiz.”