Amasya: Amasya’da Global Güçlerin Gayesi Konferansı

Atatürk’ün Amasya Tamimi’ni imzalamasının 87. yılı aktiflikleri kapsamında Global Güçlerin Maksadı bahisli konferans düzenlendi.

Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa Vali Celaleddin Lekesiz, Garnizon Kumandanı Tuğgeneral Ömer Esenyel, Belediye Lideri İsmet Özarslan, daire müdürleri ve vatandaşların katıldı. Konferansta Türk tarihine değinen Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi İnkılap Tarihi Kısım Lideri Prof. Dr. Mehmet Şahingöz, Osmanlı devrinde Türkler ile birlikte yaşamış Ermeniler ve onlar üzerinde oynanan oyunlar hakkında bilgiler verdi.

Ermeni problemi diye anılan siyasetlerin özünde global güçlerin bulunduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Mehmet Şahingöz, “20. yüzyılın başında global güçler, o devir Teba-i Sadıka olarak anılan Osmanlı Devleti’nin içerisinde, tarihi süreç içerisinde burunları bile kanamamış, Türkler’in her türlü imkanlarından istifade etmiş olan Ermeni unsunlar üzerinden siyaset üretmeye başladılar. Bizim tarihimizde Ermeni sıkıntısı diye anılagelen siyasetlerin özünde de bu global güçlerin Osmanlı Devleti’ni parçalama ve Türk toplumunu bu bölgede etkisizleştirme gayretlerinin bir kesimi olarak ortaya çıkmıştır. Onların büyük bir Ermenistan hayali önlerine konulmuş, geniş bir coğrafya vaat edilmiştir. Tarihî olarak baktığımızda bu bölgede yaşayan Ermeniler hiçbir devirde nüfus itibariyle Müslüman Türk ögesinin önünde değildir. En ağır oldukları vilayet Bitlis ve Erzurum vilayetleridir. Buralarda da nüfusa oranları yüzde 30 civarındadır. Osmanlı nüfusunun yüzde 5’ini teşkil etmektedirler. Osmanlı Devleti’nin topraklarının içerisinde büyük bir Ermenistan devleti kurma çabalarının altında yatan, Ermenilerin kara gözlerine hayran oldukları için değildi. Asıl emelleri Osmanlı’yı zaafa uğratmaktı” dedi.

Ermenilerin millet olma özelliğini Türkler sayesinde kazandıklarını tabir eden Şahingöz, “İlk kurulan Ermeni örgütleriyle başlatılan hareket, Osmanlı Devleti’nin içerisinde büyük bir terör hadisesine dönüşmüştür. Bize karşı yöneltilen bu cins hareketlerin özünde siyasetlerin birebir biçimde devam ettiği görülmektedir. Ülkemizin Güneydoğusu’nda cereyan eden hadiselere baktığımızda tıpkı Ermeni hadisesinin bir benzerini yaşıyoruz. Metot olarak, kurulan örgütler bakımından, dış ilişkileri tıpkı olarak devam etmektedir. Bu sebeple ulusal devlete karşı görülen tehlikelerin başında dışarıdan gelen teşebbüslere karşı alınacak önlemler önemlidir” diye konuştu.