Adıyamanlı Depremzededen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘Helallik’ Reaksiyonu: “Helalleşmeye, Lakin Özür Dilemeyle Başlanır. Kusuru İşleyen Kişi Özür Diler,…

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Lideri Ali Babacan’ın zelzele bölgesi Adıyaman‘da dertleştiği bir depremzede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendilerinden helallik istemesine ait, “Devletin imkanları 3 gün buraya gelmedi. Helalleşmeye, fakat özür dilemeyle başlanır. Kusuru işleyen kişi özür diler, ondan sonra helallik istenir” dedi.

DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, zelzele bölgesi Adıyaman‘da vatandaşlarla bir ortaya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ” Adıyaman‘da dilek ettiğimiz aktiflikte çalışma yürütemedik. Bunun için helallik istiyorum” kelamlarını eleştiren bir depremzede, “Devletin imkanları 3 gün buraya gelmedi. Helalleşmeye, lakin özür dilemeyle başlanır. Kusuru işleyen kişi özür diler, ondan sonra helallik istenir. Tamam, helalleş de bir kusur var mı, helalleşiyorsun. Özür dileme imkanı var. Adıyaman halkından üç gün özür lisana bakayım” diye konuştu.

“ENKAZ ALTINDA BEŞERLER VARKEN SİSTEM ÇALIŞMADI’

Bölgedeki müşahedelerini anlatan Babacan, “İlk hafta geldik. Bir kurtarma çalışması yapılıyordu ancak İzmir’den gelen bir inşaatçı arkadaş, kendi iş makineleriyle, vinçleriyle kendi akrabalarını kurtarmaya çalışıyor. ‘Şehrin girişinde de iş makineleri olduğu üzere duruyor’ dediler. Enkaz altında beşerler var ve sistem çalışmıyor” dedi.

“SUÇLU ARAMAYA ÇALIŞIYORLAR. HATALI SİZSİNİZ”

Babacan’ın “İş makinenizi kendiniz mi getirdiniz” sorusu üzerine öbür bir vatandaş ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğu’yla yaşadığı bir diyalogu şu sözlerle anlattı:

“Devletin yüzünü görmedik ki. Ulaştırma Bakanı gelmiş, kendisine ‘Bakanım beğenilen geldiniz’ dedim. Benim yaşım 50. 30 yıldır ticaretle uğraşıyorum. Bin 300 kilometre öteden gelip cenazemi çıkarmışım. Benim kusurum nedir? Yanlışımı bulmaya çalışıyorum. Bana ne dese düzgün? ‘İsyan etmeyelim.’ Dedim ki ‘Sayın bakanım, Allah’ıma isyan etmiyorum. Size isyan ediyorum’. Hatalı aramaya çalışıyorlar. Hatalı, işte sizsiniz. Artık kâfi.”