Ablasını, telefonla gönderdiği fotoğraflar için öldürmüş
KIRŞEHİR’in Mucur ilçesinde ablası Fadime Öcal’ı (38) tabancayla vurarak öldüren Gökhan Öcal (34), mahkemedeki savunmasında, “Bir erkekle olan konuşmalarını gördüm. Karşı tarafa uygunsuz fotoğraflarını göndermiş. Bunları görünce meczuba döndüm. Ablamı korkutmak isterken tabanca ateş aldı. Emniyet gruplarını arayarak ‘Ablamı öldürdüm, gelin beni alın dedim’ sözlerine yer verdi. Duruşma eksik evrakın giderilmesi için ileri bir tarihe ertelendi.
Olay, geçen yıl 17 Temmuz’da Hamidiye Mahallesi Güneş Sokak’ta meydana geldi. Antalya’da yaşayan Gökhan Öcal, ablasının yaşadığı ilçeye geldi. Öcal ile ablası ortasında tartışma çıktı. Kısa müddette büyüyen tartışma silahlı arbedeye dönüştü. Gökhan Öcal belinden çıkardığı tabancayla ablasına ateş etti. İhbar üzerine olay yerine polis ve sıhhat takımları sevk edildi. Sıhhat gruplarınca yapılan kontrolde Fadime Öcal’ın ömrünü yitirdiği belirlendi. Ablasını öldüren Gökhan Öcal ise hata aletiyle birlikte polis gruplarına teslim oldu. Fadime Öcal’ın cansız vücudu, olay yerinde yapılan incelemenin ardından otopsisi yapılmak üzere Mucur Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Gökhan Öcal hakkında ‘kasten öldürme’ suçlamasıyla dava açıldı. Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanık Gökhan Öcal ile avukatı hazır bulundu. Mahkemede savunma yapan Öcal, “Kardeşimi uzun müddettir takip ediyordum. Hal ve hareketleri olağan gelmiyordu. Etraftakilerin daima Fadime hakkında konuşmaları beni yeterlice şüphelendirmişti. Bir gün telefonunu karıştırırken bir erkekle olan konuşmalarını gördüm. Karşıdaki şahsa uygunsuz fotoğraflarını göndermiş. Bunları görünce mecnuna döndüm. Kendisiyle tartışmaya başladık” diye konuştu.
‘SÜREKLİ BENİM HAKKIMDA İLERİ GERİ KONUŞUYORDU’Savunmasını sürdüren sanık Öcal, şöyle konuştu: “Ablama bu iletiler neyin nesi dedim. Neden yaptın diye hesap sordum. Bana ‘Sanane sen benim namus bekçim misin?’ dedi ve küfretti. Bende, ‘Senin kardeşinim natürel ki de namusun benden sorumlu’ dedim. O sırada ‘Beni mecbur bıraktılar, tehdit ettiler, karşılığında çıplak fotoğraflarımı gönderdim’ dedi. Anlattıkları, ettiği küfürler ve yaptığının gerçek olduğunu savunması beni güzelce öfkelendirmişti. Artık etraftaki insanların konuşmalarından, dedikodularından bıkmıştım. Telefonuna baktığımda aslında onların konuşmalarını doğruluyordu. Daima de benim hakkımda ileri geri konuşuyordu. Ben de yanımda bulunan silahla kendisini korkutmak istedim. Ablamı korkutmak isterken tabanca ateş aldı. Emniyet gruplarını arayarak ‘Ablamı öldürdüm, gelin beni alın’ dedim. Sonrasında da teslim oldum.” Mahkeme heyeti duruşmayı evrak eksikliklerinin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.